Rusya-Ukrayna savaşı Almanya'nın enerji maliyetine nasıl yansıdı?

Rusya'nın 24 Şubat 2022'de Ukrayna'yı işgale başlamasından bu yana ekonomistler, sanayi ve enerji fiyatlarındaki devam eden yükselişteki başarısızlığın Almanya için 'kayıp bir 10 yıla' dönüşebileceğini söylüyor. Uzmanlar fiyatlardaki yükselişin devam etmesi halinde aşırı sağcı Alternatif für Deutschland'ın (AfD) yükselişini daha da artırabileceği konusunda uyardı.

Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin neden olduğu enerji şoku, Almanya'nın yaşam standartlarında İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük çöküşe yol açtı. Savaşın etkilerini inceleyen uzmanlar, Almanya üretim sektörünün 2008 mali kriziyle karşılaştırılabilecek düzeyde bir küçülmeyle karşı karşıya olduğunu ortaya koydu.

Alman hükümetinin iki eski ekonomi danışmanı, Avrupa'nın bir zamanların güç merkezindeki ekonomik krizin derinliğini vurgulamak için ortak bir bildiri hazırladı. Bu bildiride, ülkedeki reel ücretlerin 1950'den, 2022 yılına kıyasla görülen en düşük seviyeye ulaştığına dikkat çekildi. 

Uzmanlar, Alman endüstrisini enerji fiyatlarındaki artıştan korumadaki başarısızlığın 2020'leri "Almanya için kayıp bir 10 yıla" dönüştürebileceği ve popülist aşırı sağ Alternatif für Deutschland'ın (AfD) yükselişini daha da artırabileceği konusunda uyardı.

Massachusetts Üniversitesi'nde Ekonomi Profesörü Isabella Weber yaptığı açıklamada, “Çatışma, iklim ve jeopolitik kriz çağında AfD'nin yükselişi bir uyandırma çağrısıdır. Almanların yaşam standartlarında yaşadığı çöküş, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana eşi benzeri görülmemiş bir durum. AfD'nin yükselişini körükleyen faktörlerin ekonominin ötesine geçtiği doğru olsa da, Alman yaşamındaki bu benzeri görülmemiş çöküşün aşırı sağın artan popülaritesiyle nasıl el ele gittiğini görmezden gelmek de mümkün değil" ifadelerine yer verdi.

Weber, Alman hükümeti tarafından 2022'de firmalar ve hane halkı için bir enerji fiyatı freni tasarlamakla görevlendirilen üst düzey bir uzman komisyonunda görev yaparken, savaşın ekonomik açıdan olası tehlikeleri konusunda Almanya Başbakanı Olaf Scholz'u uyarmıştı.

Rusya-Ukrayna krizi Avrupa gaz pazarlarını ciddi şekilde etkiledi. Enerji maliyetleri hızla arttı, küresel doğal gaz akışları önemli ölçüde yeniden değişti ve hükümetlerin odağı enerji güvenliğine kaydı. 

UKRAYNA-RUSYA SAVAŞININ BİR DİĞER KAYBEDENİ: ALMANYA

Almanya Merkez Bankası yetkilileri, Avrupa'nın en büyük ekonomisinin, Şubat 2022'de Ukrayna'nın tam kapsamlı işgalinden hala ne kadar etkilendiğinin altını çiziyor.

Uluslararası Para Fonu'nun (IMF), Almanya'nın 2024 ve 2025 büyümesine ilişkin tahmini, bunun Arjantin dışındaki karşılaştırılabilir gelişmiş ekonomilerden daha düşük olacağı yönünde.

IMF'nin tahminine göre, Alman ekonomisi 2023'ün son üç ayında yüzde 0,3 küçüldü ve 2024'ün ilk çeyreğinde yeniden daralması bekleniyor. Ülkedeki üretimin üst üste iki çeyrekte düşmesi teknik durgunluk anlamına geliyor.

Ekonomist Weber, 2022 ve 2023 yaz aylarında AfD'ye verilen destekteki iki belirgin artışın, Alman hükümetinin enerji fiyatlarındaki şokların yaşam standartları üzerindeki etkisine nasıl yanıt vereceği konusundaki belirsizlik dönemleriyle örtüştüğünün altını çizdi.

Almanya Maliye Bakanlığı, kriz öncesi tahminlere göre ölçülen reel ücretlerin Nisan 2022'den Mart 2023'e kadar yüzde 4 düştüğünü, üretimin ise yüzde 4,1 küçüldüğünü bildirdi.

Koronavirüs pandemisinin üretime verdiği zarar da dahil edildiğinde, 2023 sonunda fiili üretim kriz öncesinde yaklaşık yüzde 7'nin altındaydı. Reel ücretler 2023'te kriz öncesi eğiliminin yüzde 10 altındaydı.

Ekonomistler, Olaf Scholz hükümeti tarafından 2022'nin sonlarında yürürlüğe konulan enerji fiyatı freninin doğru politika uygulaması olduğunu, ancak gazın piyasa fiyatının hızla yükseldiği bir dönemde bunun yürürlüğe konulmasındaki gecikmenin, enerji fiyatlarında güçlü bir artışa yol açtığını savundu.

Erdoğan ile Biden 9 Mayıs'ta bir araya gelecek Naomi Klein: "Siyonizmden kaçışa ihtiyacımız var" Azerbaycan ve Fransa arasında yaşanan gerilimin süreçleri Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier'in Türkiye ziyareti Filistin’i devlet olarak tanıyan ülkelerin sayısı artıyor Türkiye ile Irak ilişkisinde dönüm noktası!