Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Çin ziyaretinde neler yaşandı?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Çin ziyaretinde iki ülke ilişkilerinin geleceği açısından önemli mesajlar verdi. Peki, Türkiye-Çin ilişkilerinde neler oluyor?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, geçtiğimiz günlerde Çin’e resmi bir ziyaret düzenledi. Fidan’ın Çin ziyaretinde verdiği mesajlar, iki ülke ilişkilerinin geleceği açısından önemli görülüyor.

Fidan, bu ziyarette yaptığı açıklamada, ““Egemen güçlerin önceki yüzyılda kurmuş oldukları pazarların daha adil, rekabet edilebilir pazar şartlarında yeniden el değiştiriyor olması kabul edilmesi gereken bir sonuçtur. Buradan savaşa varan, daha farklı yıkımlara varan neticelerin üretilmemesi gerekiyor. Savaş riskine ve küresel faciaya karşı Çin’in ekonomik kalkınmasının adil biçimde oluyor oluşunu desteklememiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Fidan bu açıklamalarıyla, dünyanın artık çok kutuplu bir hale geldiğine ve ABD’nin hegemonyasının sonlandığına dikkat çekiyor. Fidan, Çin’i destekleyerek savaşsız bir dünyanın kurulabileceğine işaret ediyor.

Öte yandan Fidan, “Türkiye’nin, Çin’in toprak bütünlüğüne ve siyasal egemenliğine desteği tamdır” mesajı verdi. 

Bu söylemin doğrudan Tayvan ile ilgili olduğu belirtiliyor. ABD’nin son dönemde Tayvan’ı siyasi, askeri ve ekonomik olarak desteklediği biliniyor. Çin’i çevreleme stratejisi izleyen Washington, Tayvan üzerinden bölgedeki nüfuzunu artırmak istiyor. 

ABD ile NATO müttefikliğini paylaşan Türkiye ise “Tek Çin” vurgusu yapıyor ve Washington’un bölgedeki politikalarının karşısında yer alıyor. 

Fidan’ın bu mesajının ABD ve Batı çevrelerinde olumsuz karşılanması bekleniyor. Tayvan konusunu bir güvenlik meselesi olarak gören Pekin hükümeti ise Türkiye’nin izlediği politikadan memnun.

Dışişleri Bakanı Fidan, Çin’e yönelik silahlı terör hareketlerine karşı Türkiye’nin desteğinin tam olduğunu dile getirdi. 

Fidan bu mesajıyla, Türkiye’nin Çin içindeki ayrılıkçılara karşı olduğuna dikkat çekiyor. ABD ve Batı ülkelerinin Çin içindeki ayrılıkçılara yönelik siyasi desteği bilinirken, Ankara’nın bu konuda da Çin’den yana tavır alması önemli bir mesaj olarak görülüyor.

“ÇİN’İ KARIŞTIRMAYA YÖNELİK GİRİŞİMLERİ DOĞRU BULMUYORUZ”

Fidan’ın uluslararası kamuoyunda en çok konuşulan sözlerinden biri de “Çin’i karıştırmaya yönelik, Çin’in ekonomik gelişmesini durdurmaya yönelik uluslararası girişimleri doğru bulmuyoruz” değerlendirmesi oldu.

Fidan’ın bu sözleri, geçtiğimiz günlerde Çin’in Pakistan’daki projeleri ve personelinin saldırıya uğraması üzerine söylediği düşünülüyor. 

Gazeteci Mehmet Ali Güller, Cumhuriyet’teki köşesinde, Fidan’ın sözleriyle ilgili, “Bu mesaj aynı zamanda Çin’in ekonomik gelişmesini hedef alan ticaret savaşının ve yaptırımların da doğru bulunmadığı anlamına geliyor ki Fidan, yine “müttefiki” ABD’nin pozisyonunu paylaşmadığını belirtmiş oluyor” değerlendirmesinde bulunuyor.

TÜRKİYE BRICS’E ÜYE OLMAK İSTİYOR

Fidan, “AB ile Gümrük Birliği’ne sahip Türkiye, BRICS gibi farklı platformlarda çeşitli ortaklarla yeni işbirliği fırsatları arıyor” dedi.

BRICS’in son dönemde uluslararası kamuoyunda etkisinin arttığı ve yeni dünya düzeninde önemli bir rol oynamaya başladığı biliniyor. 

Küresel Güney ülkelerinin de içinde bulunduğu bu topluluk, önümüzdeki dönemde büyümek ve ABD’nin G-7’sini dengelemek istiyor. 

NATO müttefiki olan Türkiye, Doğu ile Batı arasında bir köprü görevi görmek ve denge politikası izlemek istiyor.

Rusya ve Çin gibi ülkelerle ilişkilerini geliştiren Türkiye, Pasifik’te de nüfuzunu artırmak istiyor.

Rusya ve Çin’in de Türkiye’nin BRICS üyeliğine sıcak baktığı biliniyor.

Fidan ayrıca, “Kalkınma Yolu ile Kuşak ve Yolu entegre etmek istiyoruz” dedi. 

Türkiye, Irak ile imzaladığı Kalkınma Yolu Projesi ile Körfez’i Avrupa’ya bağlamak istiyor.

Kalkınma Yolu ile Kuşak ve Yol’un birbirine entegre olması durumunda, Orta Doğu’da ticaretin canlanması ve yeni fırsatların açılması bekleniyor.