Biden ile birlikte NATO-Rusya gerilimi tırmanıyor
Joe Biden'ın göreve gelmesi ile birlikte ABD-NATO ilişkileri normalleşirken, Rusya’ya karşı sert adımlar atılıyor. Taraflardan hangi açıklamalar geldi? Biden sonrası neler yaşandı? Yeni dönemde NATO-Rusya ilişkileri nasıl olacak?
ABD’nin eski Başkanı Donald Trump döneminde ABD-NATO ilişkileri büyük hasar gördü. Donald Trump, NATO’nun harcamalarına yönelik birtakım suçlamalarda bulundu. Trump, ABD’nin NATO’dan çıkacağı yönünde tehditlerde bulundu. Trump döneminde NATO’nun diğer müttefikleri de NATO hakkında olumsuz açıklamalar yaptı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, NATO’nun beyin ölümünün gerçekleştiğini söyledi.
NATO müttefiklerini enerji ve doğalgaz alanında Rusya’ya bağımlı olmakla suçlayan Trump, ilişkilerin gerilmesine sebep olacak açıklamalarda bulundu. Bu dönem içerisinde, NATO müttefiki diğer ülkelerden ABD’nin açıklamalarına karşılık geldi.
Trump döneminde hasar gören ABD-NATO ilişkileri, Biden’ın başkanlık koltuğuna oturması ile birlikte farklı bir boyut kazandı. 20 Ocak tarihinde başkanlık koltuğuna oturan Biden, yeni dönemde bozulan tüm ilişkilerin gözden geçirileceğini dile getirdi. ABD-AB, ABD-NATO ilişkilerinin yeniden normalleşmesi için birtakım adımlar atmaya başladı.
Biden başkanlık koltuğuna oturduktan kısa bir süre sonra, Münih Güvenlik Konferansı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Amerika’nın geri döndüğünü vurgulayan Biden, Avrupa için en büyük tehdidin Rusya olduğunun altını çizdi. Önceki dönemde olumsuz seyreden ABD-NATO ilişkilerinin, zaman içerisinde normalleşmesi için çalıştıklarını belirtti. Ayrıca yeni dönemde ABD’nin, Çin ve Rusya gibi tehditlere karşı etkin bir şekilde mücadele edeceğini dile getirdi.
Başkan Biden’ın bu açıklamaları, önümüzdeki dönem içerisinde NATO ile ilişkilerin normalleşeceği ve Rusya’ya karşı birlikte güçlü adımlar atılacağı yönünde sinyaller verdi. NATO temsilcilerinden gelen açıklamalar da iki tarafın yeni dönemde iş birliğini geliştireceğini gösterdi.
NATO’DAN RUSYA AÇIKLAMASI
Taraflar arasındaki karşılıklı sert söylemler devam ederken, NATO Dışişleri Bakanları toplantısından önce NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’den önemli açıklamalar geldi. Rusya’ya birtakım eleştiriler yönelten Stoltenberg, “Rusya, ülkesinde barışçıl muhalifleri bastırmayı sürdürüyor ve yurtdışında saldırgan bir davranış modeli sergiliyor. Bir İttifak olarak, Rusya’ya yönelik çift yönlü yaklaşımımıza bağlılığımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın ilk oturumu sonrası yapılan açıklamada, “NATO adapte olmaya devam edecek. Tehditlerle ve sistemik rekabetle karşı karşıyayız. Rusya’nın saldırgan eylemleri, Avrupa-Atlantik güvenliğine tehdit oluşturuyor” ifadelerine yer verildi.
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’in ve NATO Dışişleri Bakanlarının yaptıkları açıklamalara Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yanıt geldi. Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandr Gruşko, “NATO ile ilişkilerimizde, Soğuk Savaş’tan bu yana en düşük seviyede bulunuyoruz. NATO ve Rusya arasındaki tüm pratik iş birliği kesildi” açıklamalarında bulundu. Ayrıca Gruşko, Rusya ile NATO arasındaki diyalog sürecinde olumlu bir gelişme olmadığını belirtti.
İNGİLTERE’DEN RUSYA HAKKINDA SERT AÇIKLAMA
Geçtiğimiz günlerde İngiltere Savunma Bakanlığı, Silahlı Kuvvetler modernizasyon stratejisi yayınlayarak, Avrupa güvenliği için en büyük nükleer ve askeri tehdidin Rusya olduğunu belirtti. 76 sayfalık dokümanda Rusya, yetenekli ve öngörülemez bir oyuncu olarak gösterildi.
Söz konusu metinde, “Rusya uzak mesafeden yüksek hassasiyetli saldırı düzenleme ve son derece etkili hava savunma sistemi yardımıyla İngiltere ile müttefiklerini hareket özgürlüğünden mahrum etme yeteneğine sahip. Dolayısıyla Rusya, İngiltere’nin, güçlerini destekleme ve Avrupa, Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’daki çıkarlarını koruma kabiliyetine önemli bir tehdit oluşturabilir” ifadelerine yer verildi.
Rusya’nın İngiltere Büyükelçisi Andrey Kelin, yapmış olduğu açıklamalar ile Rusya-İngiltere ilişkilerinin siyasi olarak ölü olduğunu ifade etti. İngiltere’nin Rusya’ya karşı saldırgan bir politika izlemesinin anlaşılabilir olmadığını dile getiren Kelin, “Londra, Moskova’ya sürekli olarak insan hakları ihlali suçlamalarında bulunuyor. Bu tutum yapıcılıktan uzak çünkü insan hakları ihlallerinin yaşanmadığı tek bir ülke söz konusu değil. Her ülkenin kendi sorunları ve kendi yaklaşımları bulunuyor. İnsan hakları, zor bir alan ancak bu konu, ülkenin egemenliği ile ilgili” şeklinde konuştu.
NATO-RUSYA İLİŞKİLERİNİ NASIL BİR GELECEK BEKLİYOR?
Biden ile birlikte normalleşmeye başlayan NATO-ABD ilişkilerinin, önümüzdeki dönemde daha da gelişmesi bekleniyor. İki taraf arasındaki diyalog süreci, karşılıklı yapılan olumlu konuşmalar, Rusya ve Çin’e karşı atılan ortak adımlar, ekonomik ve diplomatik alanda gelişen ilişkiler ve bölgesel politikalardaki ortak çıkarlar iki taraf arasındaki iş birliğinin artacağını gösteriyor. Trump döneminde hasar gören ilişkilerin, Biden ile birlikte kısa süre içerisinde onarılması bekleniyor.
Çin’in ekonomik olarak ABD’yi tehdit etmesi, Rusya’nın askeri varlığını bölgesel olarak yayması ABD ve NATO için tehdit olarak görülüyor. NATO ülkeleri Avrupa güvenliği için en büyük tehdidi Rusya olarak belirtirken, ABD’yi Rusya’ya karşı önemli bir müttefik ve koruyucu olarak görüyor. ABD ise Rusya’nın; Doğu Akdeniz, Kafkasya, Orta Asya, Doğu Avrupa ve Orta Doğu bölgelerindeki siyasi ve askeri faaliyetlerinden büyük rahatsızlık duyuyor. Avrupa’nın güvenliği için Rusya’nın bölgesel politikalarını yakından takip ediyor.
ABD-NATO ilişkileri gelişmeye devam ederken, Çin ile Rusya arasındaki iş birliği de her geçen gün artıyor. Taraflar arasındaki sert açıklamalar ilerideki dönemde ekonomik, siyasi, askeri, diplomatik rekabetin daha da artacağını gösteriyor.