Savaşın bitmediği yer: Ortadoğu
Filistin, Suriye, Libya ve Yemen’de uzun zamandır süren iç savaşlar her gün yeni masum kurbanlar vermeye devam ediyor. Hayatını kaybedenlerin çoğu çocuklar, kadınlar ve savaşla ilgisi olmayan insanlar. Ortadoğu’da kan akımı neden durmak bilmiyor? Sizler için derledik. Detaylar haberimizde…
Ortadoğu, eski dünyanın kalbi, dinlerin, dillerin ve medeniyetlerin beşiğidir. İnsanlık tarihinin en büyük devrimi olan İslam’ın doğduğu ve en büyük bilimsel buluşların (900-1300) temellerinin atıldığı bir bölge. Dünyanın 21. yüzyılın bilgi ve teknoloji çağına gelmesinde öncülük etmiş bir coğrafya. Küresel huzur ve istikrarın, uluslararası barış ve hukukunun ortaya çıktığı bir bölgedir.
Fakat bugün Ortadoğu birkaç asır önce ortaya çıkardığı tüm bu değerleri tüketen, onları çiğneyen, yok sayan bir vahşi batı alanına dönüşmüş durumda. Coğrafya, savaşların, çatışmaların, göçlerin, acıların, zulmün, baskının ve petrole paraya güce doymak bilmeyen diktatörlerin kan dökmeden durmadığı bölge haline gelmiş durumda olduğu ortada.
Araştırma ve istatistik şirketlerine göre dünyada var olan 38 yoğun şiddet içeren çatışmanın yani savaşın %10’u Ortadoğu’da. Yani dünyadaki savaşların %26’sından fazlası bu bölgede yaşanıyor. Bölgedeki çatışmaların nedenleri sırasıyla, anti-demokratik sistemler; ayrıştırıcı ideolojiler,ulusal güç paylaşımı, azınlığın çoğunluğa tahakkümü, özellikle uluslararası güçler, kaynaklar, bölünme ve toprak başlıca sebepler arasında yer aldığı ifade edilmektedir.
DEMOKRASİ VE ADALET EKSİKLİĞİ
Yapılan araştırma ve çalışmalar göstermektedir ki; Ortadoğu’da savaşların en önemli nedenlerinden birisi, anti-demokratik yönetimlerin varlığı ve barış sağlayıcı en büyük faktör olan adaletin olmayışı çatışmaların doğmasına sebep olan ana unsurlar arasında yer almaktadır.