Dünya yeniden dizayn ediliyor! Blockhain ulus devletleri nasıl etkileyecek?

Yıllar önce ‘Eğer dijital topluma geçilecekse bu ancak salgınla olur’ diyen Stratejist Abdullah Çiftçi, dünyanın Blockchain tabanlı dijital topluma geçme evresinde olduğunu söylüyor. Peki bu Blockhain sistemi nedir? Ulus devletler Blockhain’den nasıl etkilenecek?

İlk kez Çin’in Wuhan kentinden yayılarak tüm dünyayı etkisi altına alan virüs salgını can almaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Covid-19 olarak isimlendirdiği ve pandemi ilan ettiği salgının dünya genelinde dijital bir devrim yaratacağı, analistler tarafından sıklıkla dile getiriliyor.

Koronavirüsün sıradan bir salgın hastalık olmadığı görüşünü savunan isimlerden biri olan ve yıllar önce ‘Eğer dijital topluma geçilecekse bu ancak salgınla olur’ diyen Stratejist Abdullah Çiftçi,  Covid-19 ile birlikte dünyanın ‘‘Blockchain’’ tabanlı dijital bir topluma geçme evresinde olduğunu, Youtube kanalında yaptığı yayınlarda ve katıldığı programlarda sıklıkla ifade ediyor. Çiftçi’ye göre bu teknolojik gelişme, insanoğlunun tarihten bugüne kadar gelen alışkanlıkları, kültürü, dini, dilini değiştirebilecek nitelikte.

BLOCKHAİN NEDİR?

Blockchain hayatımıza Bitcoin ile dahil olan, “Balon mu devrim mi?” tartışmalarının ötesine geçecek uygulamalarıyla hayatımızda yer almaya başlayan devrimsel bir teknoloji ve tüm dünyada her gün ortaya çıkan farklı kullanım durumları ile yeni bir alana entegre oluyor. En basit tanımıyla bir veri bankası olduğu da söylenebilir.

Her ulus devletin kendine özel bilgileri var ancak Blockhain teknolojisi tüm bu ulus devletlerin bilgilerinin bir arada toplamayı amaçlıyor. Basit bir örnek vermek gerekirse, bireylerin evlilik, tapu, kimlik bilgileri ve para gibi işlemler devlet tarafından kayıt altına alınıyor. Blockhain teknolojisiyle bu bilgiler sisteme kaydediliyor ve dünyanın her yerinden görülebilir oluyor. Bu da devletler ve vatandaşları arasındaki bağı bir nevi ortadan kaldırıyor.

DEVLETLER YOK EDİLMEK Mİ İSTENİYOR?

Bu teknolojinin ulus devletleri bitireceğinden söz eden Abdullah Çiftçi, “Devletin pozisyonunu elinden alacak şey teknoloji. Bunu bazı devletler fark etmeyebilir. Zaman geçtikten sonra anlayacaklar. Devletle vatandaş arasındaki bağ koparılıyor. Devletle vatandaş arasındaki en önemli şey paradır. Merkez Bankası para kontrolünü yapar ama teknoloji üzerinden kripto para ödemesi yaparsanız devletin buradaki pozisyonu devre dışı kalmaktır’’ diyor.

Devlet ile vatandaşları arasındaki bir diğer önemli şeyin kimlik bilgileri olduğunu ancak artık kimliklerin anlamsızlaştığını söyleyen Çiftçi’ye göre, önümüzdeki kısa bir süre içinde kimliklere ihtiyaç bile kalmayacak çünkü yüz tanıma sistemleri dünyanın her alanında kullanılabilir olacak. Öyle ki, eskiden sahte isim ve fotoğrafla sistemler kandırabilirdi ancak bu yeni sistemde teknolojiyi kandırmak mümkün olmayacak.  

Bu sistemlerin vatandaşların yüzünü de sesini de tanıyabileceğini belirten Çiftçi, ‘‘Mesela yakında dünyanın her yerine pasaportsuz gidilecek. Sağlık raporlarınız, evlilik bilgileriniz, eğitim bilgileriniz, yaşınız, adresiniz, tapu kayıtlarınız, ehliyetiniz her şey artık Blockchain sistemine kaydedilecek. Bu evrenselleşecek. Bu kayıtlar tüm dünyada geçerli olacak’’ ifadelerini kullandı.

DÜNYA YENİDEN TASARLANIYOR

Dijital dünyanın sosyolojiyi değiştirdiğini ve bu dönüşümün Çin ile başladığını belirten Çiftçi sözlerine şöyle devam etti:  

‘‘Hepiniz biliyorsunuz ki suç kavramı sabittir. Çin’de şu anda sosyal güvenlik sistemi var. Bu yüzyılı belirleyecek olan sistem budur. Bu sistem yeni devlet yönetim şeklidir. Dijital devlet yönetim şekli diyebiliriz. Bu sistem yayılacak, Çin’den bize de getirecekler. Çin’deki sosyal güvenlik sisteminde, ekonomik gidişatı görmek için herkesin bilgisini kaydediliyor, big data oluşturuluyor. Ona göre piyasa dalgalanmasını önlemek için kredi sistemi getiriliyor.  Bir de toplumun huzur, güvenlik ve asayiş ihtiyaçlarını sağlamak için kullanılıyor bu sistem. Ölüm ve ceza sistemi var. Kamera sizi kaydediyor. Bizim trafikte nasıl ki hız yapınca kamera yakalıyor ve arkadan cezayı gönderiyor ya, sistem aynı. Akıllı kameraların artık sizi önden görmesine gerek yok, arkadan tanıyor.

Mesela borcunuzu ödemediniz, onun bir cezası var. Orada da suç kapsamına veya ödül kapsamına giren eylemler tamamen izleniyor. Mesela sigara içilmesi yasak olan yerde sigara içtiniz, ya da vergi borcunuz var, ya da asker kaçağısınız. Sistem hemen işliyor. Ceza olarak hızlı trene binemezsiniz, otellerde kalamazsınız, çocuğunu iyi okullarda okutamazsın gibi yaptırımlar getiriliyor. Belli bir cezanın üzerine çıkan, o şehirde yaşayamaz yaptırımı var.’’

Çiftçi'nin sözlerinden de anlaşıldığı üzere, Blockhain teknolojisinin, yeni bir dünya düzenine kapı araladığı ve bunu yaparken vatandaşlar ile devletler arasındaki bağın koparılacağından söz ediliyor. Ayrıca Çiftçi, söz konusu projenin asıl amacının, devletleri yok etmek ve insanların özellikle dinlerini elinden almak için geliştirilen bir proje olduğunu belirtiyor.