Aleksander Lukaşenko 26 yıllık iktidarı sürdürebilecek mi?

Belarus, Doğu Akdeniz ve Mali’de yaşanan gelişmeleri ele aldıklarını toplantının ardından Avrupa Birliği (AB) Konseyi, Belarus'u yakın markaja aldı. AB Konseyi, Belarus yönetiminden bazı kişilere yaptırım uygulanması kararı alınırken, "9 Ağustos seçimleri ne özgür ne de adildi, bu yüzden sonuçları tanımıyoruz" dedi.

Belarus’ta 9 Ağustos’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından tansiyon düşmezken, ülkede muhalefet kanadının seçimlere yönelik tepkisi ve sokaklardaki protestolar devam ediyor.

Toplantının ardından bir bildirge yayınlayan Avrupa Birliği (AB) Konseyi, "Avrupa Konseyi üyeleri, barışçıl protestoculara devlet yetkilileri tarafından sergilenen orantısız ve kabul edilemez şiddeti kınamaktadır" denilirken, “AB, Belarus’taki gelişmeleri çok yakından ve artan bir endişeyle takip ediyor. 9 Ağustos seçimleri ne özgür ne de adildi, bu yüzden sonuçları tanımıyoruz” mesajı yayınlandı. 

PROTESTOLAR HER GEÇEN GÜN BÜYÜYOR

Belarus'ta 9 Ağustos yapılan devlet başkanlığı seçimlerini, 1994'ten bu yana ülkeyi yöneten Aleksander Lukaşenko'nun oyların yüzde 80'ini alarak kazandığı açıklanmasının ardından halk sokaklara dökülmüştü.

Gösteri ve protestolar devam ederken sayısı binlere ulaşan tutuklamalar protestoların dinmesini sağlamadı.

Bazı analistlerin "Avrupa'nın son diktatörü" olarak nitelendirdiği Lukaşenko, iktidarının en zor günlerini yaşarken ülkede yaşanan durumu İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden Doç. Dr. Hakan Güneş BBC Türkçe'ye değerlendirdi. 

Ülkedeki muhalefetin parçalı ve geniş olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Güneş, ülkedeki durumun Devlet Başkanı Aleksander Lukaşenko'nun seçimlerde rakibi olan Svetlana Tikhanovskaya ve beraberindeki kadınlardan oluşan muhalefetin de ötesini geçtiğini belirterek 'artık halk sokakta' dedi. 

Yaşanan protestoların bir 'Artık yeter!' hareketi olduğunun altını çizen Doç. Dr. Güneş, seçimlerin yenilenmesi halinde Svetlana Tikhanovskaya'nın uyandırdığı şüphelerden dolayı (fabrikalar kapanacak mı?, işlerini kaybedecekler mi?) farklı adayların da seçime katılacağı görüşünde. 

Muhalefetin temsilcilerinin tamamının henüz netleşmediğinin altını çizen Doç. Dr. Güneş, Svetlana Tikhanovskaya'nın başı çektiği üçlü kadın muhalefetinin yalnızca halk muhalefetinin bir parçası olduğunu söyledi. 

Seçime girmesine izin verilen ilk isim olan Svetlana Tikhanovskaya Batı'ya yakınlığı ile bilinirken, beraberindeki kadın blogunun Rusya'ya yakın olduğu biliniyor. 

Seçimden hemen sonra Litvanya'ya giderek buradan halka çağrı yapan Tikhanovskaya halkın sokağa dökülmesine neden olurken, muhalefeti destekleyen halkın arasında da Tikhanovskaya'nın Covid-19 salgınına ilişkin tavrı nedeniyle ayrışmalar mevcut. 

Her geçen gün ülkesinde oy kaybeden Aleksander Lukaşenko muhalefeti 'sıçanlar' olarak tanımlarken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de hangi aşamada devreye gireceği merak konusu.