ABD neden BAE ve Mısır’a desteğini sürdürüyor?
Tunus’ta baş gösteren Arap Baharı, 2011 yılında iki Arap ülkesine daha sıçradı; Yemen ve Libya. Libya’da iki grup birbiriyle savaşırken, Yemen’de işler daha da karıştı, üç farklı grup birbiriyle savaşmaya başladı. Bölge ülkelerin iç savaşlara dahil olması krizin daha da derinleşmesine neden oldu.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile 2,8 milyar dolarlık askeri satış anlaşması imzalandığı duyuruldu. Bir tarafta Yemen ve Libya’da süren iç savaşı giderek içinden çıkılmaz bir hal almasına neden olan BAE, diğer tarafta ise Mısır’da demokratik yollarla kurulmuş olan bir hükümete karşı darbe girişiminde bulunan ve Libya’da BAE ile birlikte darbeci Halife Hafter’i destekleyen Mısır. Peki uluslararası teamülleri, yasaları ve uygulamaları hiçe sayan söz konusu devletler neden ABD tarafından destekleniyor.
2,8 MİLYAR DOLARLIK ASKERİ SATIŞ
ABD Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı Mısır ve BAE ile askeri ekipman satışı ve onarımı üzerine anlaşma imzalandığını açıkladı. Yapılan açıklamada, “Dışişleri Bakanlığı, Mısır’a Dış Askeri Satış kapsamında 43 AH-64 Apache tipi helikopterin yenilenmesi 2,3 milyar dolarlık satışa onay verilmesine karar verdi." ifadesi kullanıldı. Satışla ilgili Kongreye tebligat gönderildiği belirtilen açıklamada, satış paketinde 88 helikopter motorunun yanı sıra erken uyarı, hedefleme ve GPS sistemleri dahil çok sayıda ekipman olduğu bilgisi paylaşıldı.
Öte yandan Dışişleri Bakanlığı, BAE’ye, 4 bin 569 MRAP tipi zırhlı askeri araç satışına onay verdi. Ajans'tan yapılan açıklamada, bu satışın bedelinin 556 milyon dolar olduğu vurgulandı. Açıklamada, BAE'nin bu araçları "kuvvet koruma ve insani yardım operasyonlarında" kullanılacağı ifade edildi. BAE'nin Libya'da darbeci Halife Hafter güçlerine destek vermek üzere hava araçları ve ağır silahın yanı sıra çok sayıda zırhlı araç gönderdiği biliniyor.
COĞRAFYANIN KANAYAN YARASI; YEMEN
Arap coğrafyasının en fakir ülkesi olan Yemen’de gösteriler, 2011 yılının ocak ayında Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih yönetimine karşı ekmek ve özgürlük talepleri ile başladı. Yemen’in giderek istikrarsız hale gelmesine karşı bölge ülkeleri istikrarsızlığı bitirmek adına girişimlerde bulundu. Tepkilerin yoğunlaşmasının ardından Ali Abdullah Salih iktidardan çekildi ve yerine Suudi Arabistan ile körfez ülkelerinin dahil olmasıyla birlikle Yemen Cumhurbaşkanlığına Abdurrabu Mansur Hadi geldi.
Yemen’de bu süreçte iktidar için üç ana unsur birbiriyle çatışıyor. Azledilen Salih’in taraftarları, diğer tarafta milisleri devletin organlarını ele geçirmeye başlayan ve İran ile irtibat içinde bulunan Husiler ve üçüncü olarak BM ve Körfez ülkeleri tarafından tanınan hükümet bulunuyor.
YEMEN’E RAĞMEN BAE NEDEN DESTEKLENİYOR
Yemen’de 2011 yılından beri süren iç savaşa, bölge ülkelerinin dahil olması savaşın daha fazla derinleşmesine neden oldu. Özellikle BAE ve İran’ın direkt veya dolaylı olarak birbiriyle çatışan unsurları desteklemesi, asker ve askeri materyal takviyeleri yapması savaşın başladığı ilk günden beri on binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden oldu.
Öte yandan tüm uluslararası teamüller ve kurallar BAE tarafından Yemen’de ayaklar altına alınmış durumda. Zira paralı askerlerden, siyasilerin-sivillerin öldürülmesine, yargısız infazlara ve işkencelere kadar pek çok noktada savaş suçu işleniyor. Son Amerikan “BuzzFeed News” internet sitesi Ekim 2018’de Yemen’de BAE öncülüğünde gerçekleştirilen gizemli suçlar ve suikast girişimleriyle ilgili bir dosya habere yer vermişti. Yemen'de Islah Partisi'ne yakın siyasi ve dini şahsiyetlere suikast düzenlemek amacıyla BAE'nin, Amerikan Özel Kuvvetlerinin eski askeri personelinden oluşan "Spear Operations Group" isimli Amerikan özel güvenlik şirketiyle sözleşme yapmak için Muhammed Dahlan'a ara buluculuk rolünü verdiği vurgulanmıştı.
Yemen’de BAE tarafından gerçekleştirilen tüm suçlara rağmen ABD neden Abu Dabi’ye destek veriyor. ABD’nin BAE’ye olan desteğinin arkasında İran yatıyor. Zira ABD, İran’ın Şii gruplar üzerinden güç konsolidasyonu sağlayıp nüfuz alanını genişletmesini istemiyor. Bölgede bir devlet hayali kuran İran, ‘Şii Hilali’ni kurarak İsrail’e karşı bir tehdit oluşturmayı hedefliyor. Fakat bu durum ABD’nin Ortadoğu dinamiklerine tamamen ters.
LİBYA SORUNSALI
Tunus’ta baş gösteren Arap Baharı, 2011 yılında Muammer Kaddafi yönetimindeki Libya’ya da sıçradı. Kısa sürede ayaklanan halk, sokaklarda rejime karşı sloganlar attı. Ayaklanmaları bastıramayan yönetim, isyan ateşinin yakılmasından kısa süre sonra lağvedildi. Yönetime karşı başlayan isyanlar, yönetimin gitmesinden sonra farklı grupların siyasi mücadeleye girişmesiyle iç savaşa döndü. 2015 yılında BM’nin müdahil olmasıyla Fas’ın Suheyrat kentinde Libya “Siyasi Anlaşması" uyarınca Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi kuruldu. Fakat iç savaş sona ermedi. Zira 2011 yılında ortaya çıkan ve meşru hükümete karşı darbe girişimde bulunan Halife Hafter, ilerleyişini sürdürdü. 9 yılı geride bırakan iç savaşta henüz ateşkes sağlanabilmiş değil.
BM, AB ve pek çok ülke tarafından meşru hükümet olarak tanınan UMH’ye karşı savaşan Hafter, BAE ve Mısır gibi ülkeler tarafından destekleniyor. Libya iç savaşında Hafter’in sahneye çıktığı ilk günden beri BAE ve Mısır, darbeci generali desteklemeyi sürdürüyor. Fakat BM’ye göre Libya’ya silah sevkiyatı yapmak ülkeye uygulanan ‘silah ambargosunu’ ihlal anlamına geliyor. BM raporunda Hafter’e doğrudan Fransa, Rusya, Ürdün ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin silah yardımında bulunduğuna dikkat çekiliyor.
Yemen’de BAE’ye destek veren ABD, Libya’da da BAE ve Mısır’a desteğini sürdürüyor. Fakat Libya’da durum biraz karışık. Zira ABD’nin kafası biraz karışık. Yemen’de kesin bir şekilde BAE’yi destekleyen ABD, Libya’da BAE üzerinden Hafter’i destekleme konusunda biraz tereddüt ediyor. Bu durumun başlıca nedeni Rusya’nın da Hafter’i desteklemesi ve Afrika’ya açılan kapıyı açık tutmasıdır. Hem bölgede Hafter’in kazanmasından yanan olan hem de değildir.
ABD bugüne kadar Libya’da hangi tarafta durduğunu kesin olarak dile getirmedi. Fakat bu yılın başında ABD, Libya’daki pozisyonunu açıklayacağını duyurdu ama koronavirüs salgını engeli ortaya çıktı. Öte yandan Rusya’dan ötürü Hafter’i desteklemekten çekine ABD, UMH’yi de BAE ve diğer müttefiklerinden ötürü desteklemekten çekiniyor. Zira ABD’nin tüm müttefikleri Türkiye hariç Libya’da Hafter’i destekliyor.